23 Temmuz 2016 Cumartesi

Trendeki Kız - Paula Hawkins | Kitap Yorumu



Kitabın Adı: Trendeki Kız
Orijinal Adı: The Girl On The Train
Yazarı: Paula Hawkins
Çevirmeni: Aslıhan Kuzucan 
Yayınevi: İthaki
Sayfa Sayısı: 359


"Her gün önünden geçtiğiniz evlerde aslında neler oluyor?"


Arka Kapak Yazısı: Rachel her gün aynı trene binip aynı çifti izliyordu. Çiftin başına gelenleri bütün ülke duyduktan sonra, hayatlarına dahil olmaya karar verdi.


Not: Kitap  Rachel, Megan ve Anna tarafından 1. tekil şahısla yazılmıştır.


 Herkese merhaba! İthaki Yayınları'ndan okuduğum ilk kitap olan Trendeki Kız'ın DNA incelemesiyle karşınızdayım. :)
Trendeki Kız'ın konusu hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız iki cümlelik arka kapak yazısını okumanız yeterli. ^_^



 Kapak tasarımı kesinlikle müthiş ve kitabın konusuyla birebir uyumlu. Ayrıca kitabı merak etmemin başlıca sebebi kitabın kapağı oldu. Konusunu da ilgi çekici buldum ve sonuç olarak kitabı okumuş oldum. İyi ki de okumuşum. 


"Bir hata yapmıştı. Böyle şeyler olurdu. Hiçbirimiz mükemmel değildik."


Trendeki Kız, üç kadın karakterin bakış açısıyla yazılmış bir kitap. Bunu sevdim. Böylece bir kitaptaki üç karakterin de zihnine yerleşebiliyordum. Bu harika! :)
Karakterler demişken, iki karakter dışında hiçbir karakterden hoşlanmadım.
En sevdiğim karakter Rachel'in ev arkadaşı olan Cathy'ydi. İkinci sevdiğim karakterse Rachel. Açıkçası diğer karakterleri çok bencil ve egoist buldum.
Cathy çok düşünceli biriyken Rachel de alkolik olmasına rağmen çok masum ve hayal gücü geniş bir karakterdi. Rachel'in sürekli diğer karakterler tarafından aşağılanması ise canımı çok sıktı. -_-


"İnsanların kalplerinin sesini dinleyerek verdikleri zararı nasıl umursamazca görmezden gelebildiklerini hiçbir zaman anlamamıştım. Kalbinin sesini dinlemenin iyi bir şey olduğunu kim söylemişti ki?"


Her bir sayfayı merak ederek ve sıkılmayarak okuduğum Trendeki Kız, ondan ayrı kaldığım zamanlar yanına gidip hemen okumak istediğim beni etkileyen ve bazı kısımlarında şaşırtan bir kitap oldu.


"Bir kazanın verdiği utanç hissi, durumun ciddiyetiyle olduğu kadar, tanık olan insan sayısıyla da orantılıydı."


 Her bir sayfasının akıcılığı, kurgusunun orijinalliği, okuyucuyu içine çekişi ve duyguları profesyonelce aktarmasıyla Trendeki Kız,  müthiş bir kitap. :)
 Bu kitabı okumalısınız. Okuyun ve yanından öylece geçtiğimiz evlerin dıştan görüldüğü gibi sıradan ve basit olmadığına tanık olun. 


Kitaba Puanım:

18 Temmuz 2016 Pazartesi

Marslı | Film Yorumu



Filmin Adı: Marslı
Orijinal Adı: The Martian
Yönetmen: Ridley Scott
Oyuncular: Matt Damon, Jessica Chastain,
Chiwetel Ejiofor, Kate Mara

 Herkese merhaba! Bir kitap uyarlaması olan Marslı filminin yorumuyla karşınızdayım. ^_^


 İlk olarak konusundan bahsedecek olursam, filmin Mark Watney adında bir astronotun Mars'ta mahsur kalışını anlattığını söyleyebilirim.

Mark Watney'i Matt Daemon canlandırıyor.
Benim açımdan doğru bir seçim olmuş.



 Karakter seçimini genel olarak sevdim. Ayrıca oyuncuların oyunculuklarının hakkını da verdiğini düşünüyorum.


Marslı, genel olarak akıcı bir film olsa da birkaç yerinde sıkıldığımı söylemem gerek. Oysa kitabının bir kısmında bile sıkılmamıştım.
Mark Watney konusuna da değinmek istiyorum. Mark Watney'i kitapta tam anlamıyla müthiş biri bulmuştum. Filmde de Mark zeki, mizahi ve harika astronotluğunu korusa da kitaptaki Mark Watney'i filmdekine tercih ederim. Çünkü şu bir gerçek ki, Marslı kitabında Mark Watney'in beyninin içine girip zihnini okuyabiliyorduk ve böylece onun kişiliğine daha çok tanık oluyorduk. :) Filmdeyse öyle bir fırsatımız olmadı.


Mark Watney, şu ana kadar okuduğum kitaplar içinde tanıdığım en zeki ve havalı kitap karakteri. Şöyle düşünün. Kocaman bir gezegen. Mars. Ve orada yaşayan tek insan. Kocaman gezegende, tek bir insan. Mark Watney. Çok zekice yöntemleriyle hayatta kalma mücadelesi. Üzülmenin hiçbir işe yaramayacağını anlayıp kendisini "Ben yorulduuum Mars. Gelme üstüüme." (çaktınız ;) şeklinde depresif havaya sokmak yerine mücadelesini ve eğlenceliliğini son ana kadar koruyuşu. İşte bu gerçekten, müthiş.



 Marslı filmini  tavsiye ederim ama kitabını daha çok tavsiye ederim. Çünkü film çok güzel olsa da bana kitaptaki duyguları tam olarak yansıtamadı ama yine de harika bir film olduğunu söylemeliyim.
Kendinize çok iyi bakın.
Kucak dolusu sevgiler.

Filme Puanım: